9 Temmuz 2014 Çarşamba

Mescit, Cami ve Cemevi Nedir?


Mescit

Mescit, Cuma Namazı kılınmayan küçük cami veya namaz kılma yeridir. Mescit kelimesi Arapça'da secde edilen yer anlamına gelir. Mescitlerde minber yoktur bu sebeple buralarda hutbe okunmaz ve Cuma Namazı kılınmaz. Mescitler namaz kılmak için kullanılan küçük mekânlardır.

Cami ve mescit ayrımı sadece Türkiye'de vardır. Diğer İslam ülkelerinde mescit kelimesi Türkiye'deki cami sözcüğünün karşılığı olarak kullanılır. Arapça’nın dışındaki dillere cami kelimesi mescit sözcüğünün değişik dillerdeki okunuş şekli olarak girmiştir.


Cami

Cami, İslam'da bir ibadet mekanı. Türkçeye Arapçadan geçen bir sözcüktür. Cem, "Toplanma, bir araya gelme" kökünden gelen cami, "toplayan, bir araya getiren" demektir. Sözcük önceleri "cuma namazı mescidi" anlamında kullanılıyordu. Camiler her ülkede değişik göz alıcı mimari tarzlar ve süslemelerle inşa edilirler. Câmi sözcüğü, aynı zamanda İslam'da Allah'ın 99 isminden biri olup, Câmi "istediğini istediği şekilde, istediği zaman, istediği yerde toplayan" anlamına gelmektedir.


Kur'an da ibadethane adı olarak cami terimi geçmez ancak "secde yapılan yer" anlamındaki mescit kavramı kullanılır. Kur'an'da mescidlerin imarı ve onarımı üzerine olan Tevbe suresinin 18. ayeti ve Hz. Muhammed'in cemaatle namazı ve hayratı öven hadislerini temel alan İslam dini mimarisi ilk mabet Kabe ile ve ilk mescit olan Kuba Mescidi ile başlamış, Mescid-i Nebevi ve benzerleriyle devam ederek yayılmış ve günümüze kadar gelmiştir.

Türkiye'de 83.574 ibadete açık cami bulunmaktadır. Her 323 müslüman erkeğe bir cami düşmektedir.


Cemevi

Cemevi; Alevilikteki başlıca ibadet mekanı. Alevilerin zikir yaptıkları, hak ile batıl alanı ayırdıkları, ölmeden önce öldükleri, sorguya çekilip soruldukları ya da bağlama çalarak, karşılama ya da semah döndükleri ibadethâne. Cemevine girmenin her ibadet mekânı gibi bir adabı vardır. Kul hakkı yiyen, hak sahibi ile helalleşmeden cemevine giremez. Zulmedenler ve birbirinden razı olmayanlar da cemevine giremez. Yapılan en büyük ibadetlerden biri Allah-Muhammed-Ali ve On iki İmamların adlarının anıldığı "düvazimam" adı verilen nefeslerin okunmasıdır. Cem'de kıyam, rüku ve secde niyazla birleştirilmiştir.


İbadet mekânları da İran, Irak, Azerbaycan, Lübnan Şiîlerinin camisinin Anadolu'ya yansıması "Cemevi" şeklinde olmuştur.


Şii-Alevi müslümanlar teberra kuralları gereği duvarlarında Ebubekir, Ömer ve Osman'ın adı yazılı olan sünni camilerinden uzak dururlar. Camilerinde sadece Hüseyin'in ismini yazarlar.


İbadethaneliğinin kanunlaşması tartışması yılllardır sürmektedir. Cem Arapça'da "toplantı" demek, camii de "toplanılan yer" demektir. Bu yüzden camii ile cem evi aslında aynı anlama gelmektedir. Cemleri özgün haliyle yaşayan yol-erkan sürdüren ocaklar ve cemevleri Anadolu'da mevcuttur.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder